31 Mart 2011 Perşembe

Darwin Seni Görse Ne Derdi Acaba ?


Bu abiyi tanımam etmem. Hiçbir yazısını da okumadım şu ana kadar. Açıkcası bunun içinde kahır edecek değilim kendimi. Hatta şanslı da sayılırım. Taa ki bu yazısını okuyana kadar, mutlu mesut devam ediyordum yaşantıma. Kim mi bu abi ? Durun unuttum adını. He, Mevlüt Tezel isimli güzel insan. Öyle sosyal paylaşım sitelerinde(evet tivitır veyahut feyisbuka sosyal paylaşım sitesi denince daha kuğul olunuyo) dolanırkene şu yazısına denk geldim. Özet geçecek olursak aşağıdaki şu fotoğraf ile, liselisel espiri anlayışını da yazısına katarak, Darwin ve
Aşağıdaki Fotoğraf
Evrim teorisine girişmiş. Yazıyı okuduktan sonra 47 dakika güldüm. Nasıl bir espiri anlayışıdır,nasıl bir yaratıcı zekadır diye düşündüm de durdum. İnşallah ben de birgün böyle kalitede yazıları sizlere sunabileceğim. Ahanda bu adımı atmak için ilk yolu buldum. Hem Darwin Haklı Beyler demek için güzel bir şans. Aşağıda iki adet fotoğraf paylaşacağım ben de. Bakalım Darwin reyiz harbiden haklı mıymış ?





Mevlüt Tezel





İlk İnsan Türü

Üşüyoruz Aristoteles Reyiz


Yukarıdaki sorun geçen hafta gerçekleşen ve sonu ''S'' ile biten sınavdan. Evet o kadar çok sınav var ki, karıştırıyorum artık. Tee bir yazımda bahsetmiştim, önceki hayatımda antik yunanda bir filozik bir kişilik olabileceğimden. Ahanda ben yazsam, en fazla Aristoteles Başgan kadar saçmalayabilirdim. Bu soru benim önceki hayatımda filozofik bir kişilik olduğumu kanıtlar nitelikte.

26 Mart 2011 Cumartesi

Yazıyorum da Noluyo-88


*Selam, yine ben.

*Şimdi yeni çıkıma başlamış sevgililer yanıma toplaşın. Size uzun ömürlü ilişkinin sırrını vereceğim. Yaptığım derin araşımlar ve yaptığım deneyler neticesinde uzun ömürlü ilişkinin förmülünü buldum: 24 ay taksitli hediye. Evet doğru duydunuz. Sevgilinize şöyle bir pahallısından bir hediye alıyorsunuz ve kredi kartıylan olabilecek en uzun vadeli taksite bölüyorsunuz. Bu taksit ödeme süresince herhangi bir ayrılmada eski sevgiliniz için taksit ödemek zorunda kalacağınız gerçeği sizin bu ilişkide her şeyi alttan almanıza sebebiyet veriyor ve uzun ömürlü bir ilişki yaşamış oluyorsunuz.

*Toplumuzda yeni bir örf doğuyor, dolu gelen fuloş bellek boş gönderilmez.

*Ne zamanki ‘’Ehliyet için ilkokul mezunlarına son fırsat’’ yalanı ortadan kalkar, o zaman güvenden bahsedebiliriz.

*Yeni bir küfür icat ettim: Senin adını Feriha Koyarım!

*Aynı şeyi hem feyisbuk, hem de tivitır isimli yerlerde paylaşıyorum. Feyisbukta milyonlar beğenirken, tivitırda kimseler pek takmıyor. Sanırım ben halkın dilinden daha iyi anlıyorum. Tivitırdaki entel kesme hitap etmiyorum demek ki.

*Ne biliyim ama tivitırda da kendi profiline girince kendi profilini anlamayacak kadar gerzekler var ki, tivitır seni ‘’That’s You’’ diye uyarıyor.  

*Bir bilgeye sormuşlar, ‘’Gerçek sevgi ne’’ diye, beni taşıyabilecek bir eş arıyorum demiş.

*Satırlarıma güzel bir şiyirlen devam etmek istiyorum;

Bazen  buralardan çekip gitmek istiyorum,
Feyisbukun dondur seçeneğine basıp.
Arkadaşlarım beni merak etsin istiyorum,
Arama butonuna adımı yazıp.

*Bu aralar oldukça duygusalım da. Şiyire verdim kendimi.

*:Kemal Kılıçdaroğlu oy kullanma çalışmalarına günde 2 antrenmanla devam ediyormuş.

 *Şu Ikarus adlı otobüslerin sarsılarak boşalmasından bıtkınlık geldi artık. Durağa gelmeden önce bir titremeye başlıyor, sonra da insanları boşaltmaya. Sarsılarak boşalmaya en güzel örnek bence sevgili Ikaruslar.
Yeni Boşalmış Bir Ikarus

*Bir insanoğlu bulduğu bir hastalığa neden kendi ismini koyar anlamış değilim. Ne biliyim ben karımın adını koyardım. Karıcığımmm, yeni bir hastalık buldum, adını da senin ismini koydum. İnceden bir gönderme. Hem jest yapıyorsun ona, hem de gönderme.

*Dershaneler üniversite sınavlarının yaklaştığı şu günlerde öğrencilerini üniversiteye hazırlamak için, çayır çimende yayılma ve gitar çalma dersleri veriyor.

*Her sene sınava girecek öğrencilere verdiğim o can alıcı nasihatı bu sene de vermek istiyorum. Sınava girdikten sonra çıkmayı unutmayınız.

*Kimya Günleri isimli etkinlik düzenleyip bunu sadece bir güne sıkıştıran bir üniversitede okuyorum. Üniversiteler böyle gerzek yerler işte.

*Sınavda çıkabilecek bir soru; Bir ışık yılı kaç yıldır ?

*Yazımı geçmiş yıllarda Ayizbörk'ün kazandığı bazı ödüller ile bitirmek istiyorum;

2010- En İyi Ot
2010-Soyulmuş Altın Portakal
2009-Yılıın En İyi Yatış Yapan Yazarı
2009-Mal-Der Onur Ödülü
2011-Üşünürler Odası Yılın En İyi Çıkış Yapan Üşünürü

*Dı End.

21 Mart 2011 Pazartesi

Adam Anaokulu Terk Beyler


Mario Balotelli'nin kafası mı güzel neyse artık.

20 Mart 2011 Pazar

Yazıyorum da Noluyo-87


*Her hafta yeni bir aysberg’de bu hafta sıra bende.

*Selam, Ben yeni Aysberg.

*Bence    kadın-erkek arasındaki en büyük haksız rekabet topuklu ayakkabıdır. Ben onca sene nefret ettiğim halde süt içem, danoneler yiyem, yemeyim içmiyim(bu deyim buraya biraz saçma oldu sanırsam) 181 olayım, ama gelsin o kısa boylu kız, giysin 25 cm topuğu, benden uzun olsun. Bu mudur yane ? Sonra kadın erkek eşittir. Hayır, kızlar 25 cm daha eşittir.

*Manken şarkıcı, manken sunucu oluyor da, neden manken oto tamircisi, manken su tesisatçısı olmuyor ? Yeminlen manken şarkıcıdan daha çok yok satar. Düşünsenize manken su tesisatçısı olduğunu. Adına filmler bile çekilebilir.

*Bu babaları anlamak zor. Ne zaman futbol konusu açılsa, yabancılar nassı oynuyor yav der, ama aynı anda  Arsenal-Çelsi maçı varken gider Böyükşehir belediye-Buca maçını izler. Kötü de olsa bizden olsun mantığı. Acayip yane.

*Bu gay dostlarımızın neden bir tanesi bile tipsüz olmaz anlamıyorum. Hepisi yakışıklı yakışıklı delikanlılar. Ne biliyim, gay olmasalar bir sürü kız bulurlar ama bulmuyorlar. Sonra biz kız bulmaya çalışıyoruz mesela, tipsüz olduğumuzdan bulamıyoruz. Doğanın bir dengesi var derler de inanırdım. Artık inanmıyorum. Kız bulmayacak adam çok yakışıklı, bulacak adam değil. Hayat enteresan.

*Bilge adama sormuşlar; dünya da en güzel şey ne diye? Hangi kamara çekiyor demiş.

*Çok pis para kazanma metodu buldum yeminlen. Şimdi 5-10 arkadaş  gidiyorsunuz bir cafeye oturuyorsunuz. Sonra hesap faslı geldiği zaman ‘’Abi bende 50 bütün var, ben vereyim siz  bana verirsiniz’’ diyorsunuz. Sonra herkes kaba taslak size 5er,10ar milyon veriyor. Sonra bir bakmışsınız ilk baştaki 50 liran fazla paranız olmuş. Üstüne bir de yiyip içtikleriniz de cabası. Ama arada, ‘’Ağğbeeyy ben sağğğ sonra veririm’’ diyen lavuklar çıkıyor. Ama ticaret böyle işte, risksiz ne iş var yahu günümüzde değil mi okuyucu ?

*Ben İngilizlere kızardım boşu boşuna harf israf ederler diye(Misal, know yazarlar ama baştaki k’yi pek iplemezler), ama daha beterleri de varmış. Sevgili Fransız dostlarımız. Adamlar saatlerce uğraşıp Bordeux, Sochaux yazıyorlar, sonra git bordo, soşa diye oku bunları. Yeminlen gelecek nesillerimizi harf kuraklığı çeken bir dünya bekliyor. Yarın, veya bilemedim öbür gün, ‘’ben bu harf kuraklığı olan topluma çocuk getirmek istemiyorum, çocuğumuza isim verecek harf bulamayacağız’’ derse karıcığım, ona hak veririm.

*Niye karıcığım dedimse, belki nemrut bir hatunla evleneceğim. Allah belanı versin senin nemrut karı, hayatımdan bezdirdin beni.

*Avrupa’nın en adaletsiz ülkesinde Avrupa’nın en büyük adalet  sarayının İstanbul’da yükselmesine sevinsem mi üzülsem mi anlayamadım?

*Büyüdün de siyasi mesajlar mı veriyorsun Ayizbörk.

*Bir bilge, bir bilgeye gel beraber birdirbir oynayalım demiş.

*Bu hafta içinde ‘’Abi İbrahim Tatlıses’i vurmuşlar’’ şeklinde konuşmayan insan evladı var mıdır bu ülkede ? Ben sıktım dişimi, farklı olayım, başka şeylerden konuşayım diye, ama olmadı, dayanamadım.

*O zaman ne diyoruz; Dı End.

12 Mart 2011 Cumartesi

Yazıyorum da Noluyo-86


*1 haftalık aranın ardından yine ben.

*1 haftalık yazı yazmadım da yan gelip yattım sanmayın a dostlar. O süre zarfını madem vücudumuzda bir koltuk altı varsa, haliylen bu koltuğun bir üstü ve koltuğun ta kendisi olması lazım diye düşündüm de düşündüm. Düşündüm de düşündüm, en sonunda uyudum.

*Şu yerinyüzeyindeki en büyük mutlulukların başında gelir, bankadan sıra no alır almaz, sıranın sende olduğunu anons eden ses.

Çok Üzlüyorum Çok
*En çok kime üzülüyorsun diye sorsalar, şu Ezel isimli ultrasonik dizideki pense mi, tornavida mı ne rolündeki adama diye cevap veririm. Her rolde 2. veyahut 3. adam konumunda. En son süpersonik yönetmen ve senarist Özcan Deniz’in bir filiminde afişte öyle yine melül melül arkadan bakıyordu. Nerede görsem o afişi  üzülüyorum o adama ve oraya üzüntümün sembolü olan bir damla göz yaşımı bırakıyorum.

*Tarantino dâhil tüm önde gelen yönetmenler ve yeni yönetmen adayları Özcan Deniz ve Mahsun Kırmızıgül ’ün yönetimdeki bu üstün performanslarını görünce işi gücü bırakıp türkücülüğe soyunmaya karar vermiş. Hatta Tarantino’nun ‘’Sıkılmadım Ayaktayım’’ isimli albümü haftaya tüm müzik marketlerde.

*Ne zamanki bir yerde Media Markt’ a Medya Market diyen bir görsem, hemen gidip onla enseye şaplak kanka olmak istiyorum.

*Apaçi dalgası ülkemizi yavaş yavaş terk ediyor. Ama uzmanlar uyardı. Balkanlardan en az dale don dale, satışfakşın, kolbastı veya apaçi kadar etkili bir akım, en geç nisan ayına kadar ülkemize ulaşacak.

*Geçen haftanın müzik listelerini altüst eden şarkı: Melih Gökçek- Tuz Döktüm Yollarına.

*İnsanların feyisbuğtan arkadaşı gibi bahsetmesi ne acayip lan. Dün akşam feyisteytim işte, çay may koymuş, anası da bir kek yapmış var ya, offf. 4’e kadar takıldım işte. Ayşe’ler falan da geldi işte. Birbirimizi dürtükleye dürtükleye zaman nasıl geçti anlayamadık.

*Bence 3–5 kişi toplanıp siyasi parti kurak, hazır seçimlerde yaklaşırkene. Seçime girecek her partiye devlet hazinesinden bütçe ayırıyorlar. Biz de ‘’Ağabey seçime gireceğiz, at bi-iki bir şey buraya’’ deriz. Sonra da gider çatır çutur yerik parayı. İlgilenenler ulaşsın bana. Ama fikir benim, genel başkan ben olurum ha.

*Buradan tüm kızlara sesleniyorum. Geçen hafta gördüğünüz o yakışıklı, o karizmatik çocuğu hatırlıyorsunuz değil mi. Evet o çocuk dâhil tüm yakışıklı ve karizmatik(ne yazık ki, yakışıklı ve karizmatik biri olarak ben de bu gruptayım) çocukların pantollarının altında picama vardı. Ne acı değil mi?

*Kimse bana kadın erkek eşittir zırvasıyla gelmesin. Ne zaman karda kışta mini etek giyen bir kız olmaz, veyahut bir delükanlı şortlan dolaşır o zaman kadın erkek eşitliğine inanırım. Şu halimize bakın, siz mini eteklerlen dolaşırkene, biz pantol altına picama devrindeyiz hala. Resmen çağ dışıyız yahu.

*Buradan istek yapmak istiyorum. O güzel sesi ilen yüzonseğizonseğizi seslendiren İbrahim Tatlıses’in bir de aynı güzellikle 333 demesini reca ediyorum.

*Haftanın espiriye gerek kalmayan haberi;
'Bizim ateistimiz sofrada besmele çeker' - SP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Kamalak

*Dı End.
İmza: Ünlü Üşünür Aysberg-Her şeye Üşenen Adam

1 Mart 2011 Salı

Sansür Süzsünüz !



Suçluyu bulup cezalandırmak yerine suçsuzları da potansiyel suçlu görüp sorunu ortadan kaldırmaya çalışan zihniyetin elindeyiz ne yazik ki. Suçlu olduğu kanıtlanana kadar herkes masumdur özdeyişi biz de tersten işliyor. Ortada bir suç varsa herkes potansiyel suçludur. Neden kapatılıyor Blogspot ? Digitürk ve D-Smart yayınları bazı bloglardan illegal yollardan yayınlanması üzerine bu iki firma  dava açıyor ve Blogspot'un kapanmasını talep ediyorlar. Bu illegal yoldan yayın yapanları engellemek yerine, madem blogspot'tan böyle bir şey yapılabiliyor, o zaman diğer blogspot kullanıcıları da potansiyel suçlu diye düşünülüyor ve onların da cezasız kalması olmaz herhalde diyerekten, komple vuruyorlar kilidi. Youtube yasağındaki gibi yine suçsuzlar cezalandırılıyor. Dünyada özgürlük nidaları atıldığı günümüzde yasakçı zihniyetin egemenliği yavaş yavaş tüm bedenimizi sarıyor.

Bu yasak aynı şeye benziyor; diyelim bir adam arabasıyla bilerek bir adamı ezdi diye tüm arabaları yasaklamak. Ne farkı var bu verdiğim örnekle bu yasağın. Birgün gelse birisi bu yüzden arabaları yasaklamışlar abi dese ne dersiniz ona ? ''Hasiktir lan oradan, git başkasıyla dalga geç''.    Gerçekten ''Hassiktir''lik bir tablo var ortada.